31 Ağustos 2017 Perşembe

PRAG - KARLOVY VARY / MART 2013

Tur firmaları ile seyahat etmeme kuralımızı bozup, THY Uçuşlu Pronto Tur organizasyonu ile Çek Cumhuriyeti'nin başkenti Prag'a gidiyoruz. Prag Vaclav Havel Havalimanında bizi turun otobüsü ile deneyimli rehber Çetin Altan Şeynova karşılıyor. 15 senedir Prag'da yaşayan ve 9 yıldır da tur rehberliği yapan Çetin Altan, Prag'ı birçok Prag'lıdan iyi tanıyor. Otelimiz Eski Şehir Meydanı'na yürüme mesafesindeki Clarion Old Town Hotel (1). 4 Yıldızlı otelin çoğu odası Vltava Nehri'ni görüyor. Sigara içilen ve içilmeyen oda tipleri mevcut. Havaalanından şehre ulaştıktan sonra yarım günlük bir şehir turu yapıyoruz. Müteakip günlerde yapılacak olan Prag dışı ekstra turlara katılmayı düşünmediğimizden, 3 gün boyunca kent içi turumuzu planlamak için bu özet tur faydalı oluyor. Grubun Terezin-Dresden turuna gittiği günü ve döneceğimiz günün yarım gününü kenti dolaşmaya ayırıp, ününü çok duyduğumuz Karlovy Vary'ye gitme kararı alıyoruz.

-kaleden Prag görüntüsü-

Eski Çekoslavakya'nın şimdilerde ise Çek Cumhuriyeti'nin Başkenti Prag'ın resmi nüfusu 1,2 milyon olmakla birlikte, kayıtsız olarak yaşayan 300 bin kişi ile beraber 1,5 milyonu buluyor. Şehrin ortasından geçen Vltava nehri, Almanya sınırına yakın Sumava'dan doğuyor ve 430 km'lik uzunluğu sırasında Prag'ın içinden geçerek, Melnik'te Elbe Nehri ile birleşiyor. Prag şehri Avrupa kıtasının tam merkezinde kurulmuş. Kent, tarihi dokusuna ve fiziki sınırlarına göre beş ana bölümden oluşuyor. Eski Şehir, Yeni Şehir, Küçük Mahalle, Prag Kalesi (Hradcany) ve Yahudi Mahallesi.  Eski Şehir Meydanı ve buradaki Astronomi Saati (2) ile Tyn Kilisesi (3), Eski Şehir ile Küçük Mahalleyi birleştiren Karel (Charles - Karl) Köprüsü (4), Küçük Mahalle'nin sırtlarında yer alan ve içinde Aziz Vitus Katedralini (5) ve Cumhurbaşkanlığı Köşkünü barındıran Prag Kalesi (6), Prag Kalesinin içinde bulunan, üzerinde Çek yazar Franz Kafka'nın bir dönem yaşadığı evin de bulunduğu Altın Yol (7), Yahudi Mahallesinde yer alan Yahudi Mezarlığı (8) Prag' ın en çok turist çeken yerleri.

Avrupa'nın en eski kentlerinden olan Prag'ın kuruluşu 10. Yüzyılın başlarına rastlıyor. Avrupa ticaret yollarının kesiştiği nokta olma özelliğiyle yabancı tüccarlar için bir cazibe merkezi durumundaymış o tarihlerde. İlk hanedan Premysller'in iç çekişmeleri sonucunda, 935 yılında Prens Vaclav kardeşi Boleslav tarafından katledilmiş. Vaclav, ölümünden sonra Çek'lerin koruyucu azizi mertebesine ulaşmış (Aziz Vaclav). Kent, özellikle Kutsal Roma İmparatoru IV. Karl'ın hükümdarlığı döneminde Londra ve Paris'ten daha büyük ve görkemli bir şehre dönüşmüş. 16. Yüzyılda, dört yüzyıl iktidarda kalacak olan Avusturyalı Habsburg'lar iktidara geçmiş. Bu hanedanın üyesi Kral II. Rudolph'un ölümünün ardından 30 Yıl Savaşları'nı başlatan Protestan isyanları baş göstermiş. Protestanların kaybıyla sonuçlanan savaşın bıraktığı tahribat ancak 18. yüzyılda giderilebilmiş. Şehirdeki birçok güzel Barok kilise ve saray da bu dönemden kalma. 1918'e kadar Habsburglar tarafından yönetilen Prag, 1918 yılında bağımsız bir cumhuriyetin başkenti olabilmiş. II. Dünya Savaşı sırasındaki Alman işgalini izleyen 40 yıllık komünizm dönemini sona erdiren 1989'daki Kadife Devrim'in ardından 1993 yılında ülke Çek Cumhuriyeti ve Slovakya olarak bölündü. Çek Cumhuriyeti 2004 yılından bu yana Avrupa Birliği üyesi olmakla birlikte Euro'ya geçiş yapmamış ve kendi parası Koruna'yı kullanıyor. Son dönemde Avrupa'nın geneline hakim olan ekonomik kriz, Çek Cumhuriyeti'ni hiç etkilememiş.

-trdelnik-

Çekler, dünyada kişi başına en çok bira tüketen millet. Kişi başına 250 litrelik yıllık tüketim ile, Almanları bile geride bırakıyorlar. En meşhur tatlıları Trdelnik ile kentin her yerinde karşılaşmak mümkün ve tadılması şart lezzetlerin başında geliyor. 1,5 milyon nüfuslu Prag'da işsizlik oranı % 0. Kişi başına düşen milli gelir 23.000 USD'nın üzerinde.

VLTAVA NEHRİ: (9)

Kenti ikiye bölen nehir, kent tarihi boyunca ressamlar, şairler ve müzisyenler için ilham kaynağı olmuş. Nazım Hikmet de 1956-58 yılları arasında Prag'da yaşamış.

-vltava nehri-

Nazım, Karel Köprüsü'nün Küçük Mahalle'deki ayaklarının hemen dibinde bulunan 3 Devekuşu (10)  isimli binada yaşamış (https://www.utripstrosu.eu/en/) ve her gün yürüyerek köprüyü Eski Şehir'e doğru geçip, köprüye 700-800 metre mesafedeki, şairlerin, yazarların, ressamların uğrak yeri olan Kavarna Slavia (11) isimli kahveye müdavim olmuş.
-3 devekuşu oteli-

Nazım Hikmet bu cafe-kahvede oturarak Vltava Nehri'ne bakar ve İstanbul Boğazı'nın hayalini kurarmış. Pek çok şiirini kaleme aldığı bu cafe'nin duvarlarını süsleyen yüzlerce ünlü ismin fotoğrafının arasında Nazım'ın da bir fotoğrafı asılıdır.


slavya kahvesinde oturan dostum tavfer'le,
vıltava suyuna karşı oturup,
tatlı tatlı yarenliği severim
hele sabahları hele baharda.
hele sabahları hele baharda
konuşurken dalar dalar gideriz
bir yitirir bir buluruz birbirimizi.
hele sabahları hele baharda.
prağ şehri yaldızlı bir dumandır
ve kızıl, kocaman bir elma gibi.
nezval geçer taze çıkmış kabrinden
param parça yüreği de elinde
ve orhan veli'yle karşılaşırlar
urumeli hisarından gelir o
ve telli kavağa benzer orhanım
yüreciği delik deşik onun da.
biz de aynı loncadanız biliriz tavfer
zanaatların en kanlısı şairlik
sırların sırrını öğrenmek için
yüreğini yiyeceksin, yedireceksin.
pırağ şehri yaldızlı bir dumandır
vıltava suyunun köpüklerine
martı kuşlarıyla gelir istanbul...
lejyonerler köprüsüne gidelim tavfer
martı kuşlarına ekmek verelim.

Vltava Nehri 19. yüzyıla değin kentin bazı kesimlerinde büyük su taşkınları yaparak yıkımlara neden olmuş. En son 2002 yılında büyük bir sele neden olan nehir, yıkıcı etkilerine karşın, hem şehir için ulaşım ve taşıma yolu oluşturuyor hem de değirmenler, su kuleleri ve su bentleri ile ekonomiye katkıda bulunuyor.

-kampa adası-

1912 yılında Stvanice adası üzerine kurulan hidroelektrik santral, bugün Prag'ın elektrik ihtiyacının üçte birini karşılıyor. Yaz ayları boyunca da nehir üzerinde tekne ile turistik turlar düzenlenmekte. Nehrin Küçük Mahalle'ye yakın kısmında ve Karel Köprüsü'nden merdivenlerle ulaşılan Kampa Adası da (12) yaz ayları boyunca çeşitli sokak gösterilerine sahne oluyor.

ESKİ ŞEHİR:

-astronomi saati-

Eski Şehir, Prag'ın kalbi ve ana meydanı. Eski Şehir Meydanı, 1091 tarihli bir kaynakta pazar yeri olarak anılmaktaymış. 1338 Yılında Belediye Sarayı'nın (13) bu meydana yapılmasıyla bölge şehir niteliği kazanmış. Meydanı çevreleyen turistik yapılar Jan Hus Anıtı (14), Astronomi Saati, saatin hemen yanında, II.Dünya Savaşı'nda Hitler'in bombardımanı sırasında yarısı diklemesine yıkılmış, diğer yarısı hala ayakta olan bina, Tyn Kilisesi, Celetna Sokağı (15), Aziz Niclaus Kilisesi (16), Barut Kapısı'dır (17).

-tyn kilisesi-

Eski Belediye Sarayı'nın köşesinde bulunan Astronomi Saati, her saat başı değişik bir gösteri sergilediğinden, saat başına 5 dakika kala saatin önünü büyük bir kalabalık dolduruyor. En son gece 23.00'de olan saatin şovu, 00.00'da olmamakla birlikte o saatte izlemeye gelen yabancı turistlere gülmek ve alay etmek için Prag'lı gençler de saatin hemen altında saflarını alıyorlar.

YAHUDİ MAHALLESİ:

Ortaçağ'da Eski Şehir'de yaşayan iki ayrı yahudi cemaati varmış. Batıdan gelenler Eski-Yeni Sinagog Civarına (18), Bizans İmparatorluğu'ndan gelenler ise İspanyol Sinagogu (19) civarına yerleşmişler. Zamanla bu iki yerleşimin birleşmesiyle de ortaya kapalı bir getto çıkmış. 16. Yüzyılda utanç işareti olarak sarı halka takmak zorunda olan Yahudiler, II. Rudolf ve II. Joseph döneminde ayrımcılığın zayıflaması ile bir nebze rahat etmişler. II.Joseph anısına sonradan Josefov adını alan bölge 1850 yılında Prag kentine dahil edilmiş.

-yahudi mezarlığı-

Bu bölgede görülmesi gereken yerleri, Yahudi Mezarlığı, Eski-Yeni Sinagog ve Azize Agnes Manastırı (20) olarak saymak mümkün.
Yahudi Mezarlığı olarak adlandırılan alan, 300 yıldan uzun bir süre Yahudilere ayrılmış. 1478 yılında kurulmuş olan mezarlık, oldukça küçük bir alana sahip olmakla birlikte, üst üste 12 kat defin yapılması nedeniyle kayıtlara göre 12 bin civarı rahmetli barındırdığı söyleniyor. Bu mezarlığa son olarak 1787 yılında Moses Beck isimli bir yahudi gömülmüş.

PRAG KALESİ VE HRADCANY:

-prag kalesi-

Prag kentinin tarihi 9. yüzyılda Prens Botivoj'un kurduğu kale ile başlar. (https://www.hrad.cz/cs/prazsky-hrad-pro-navstevniky) Kale, Vltava Nehri'ne hakim konumu sayesinde, Premysllerin idaresindeki toprakların merkezi haline gelmiş. O tarihlerde kale duvarları içerisinde bir saray, üç kilise ve bir manastır bulunuyormuş. 1320 yılında kalenin dış kesimine Hradcany adında bir şehir kurulmuş. Kale 1918 yılından bu yana Cumhurbaşkanı'nın resmi ikametgahı. Her saat başı yapılan nöbet değişim töreni turistlerin yoğun ilgisini çekiyor. 


-aziz vitus katedrali-

Kale duvarları içerisinde bulunan Aziz Vitus Katedrali kentin en göz alıcı sembolü olarak kabul ediliyor. İnşaatına 1344 yılında başlanan katedral 19 ve 20. yüzyılda mimar ve sanatçılar tarafından tamamlanmış. Katedralin içinde kraliyet mücevherleri ile Kral Vaclav'ın mezarı bulunuyor.


Yine kale duvarları içerisinde bulunan Altın Yol, adını 17. yüzyılda burada yaşayan kuyumculardan almış. Sokağın bir yanını oluşturan kale surlarının kemerleri içine Kral II.Rudolf tarafından 24 muhafız için yaptırılan parlak renkli küçük evler sıralanmış. Bir yüzyıl sonraya bölgeye gelen kuyumcular, yeniledikleri bu evlere taşınmışlar. 19. yüzyılda gecekondulaşan bölge yoksulların ve suça eğilimli Prag'lıların meskeni olmuş. 1950'li yıllarda restore edilen sokaktaki 22 numaralı evde Çek yazar Franz Kafka bir süre kız kardeşiyle birlikte yaşamış.

-mavi ev Kafka'nın yaşadığı ev-

KÜÇÜK MAHALLE:

Prag Kalesi ile Vltava Nehri arasında bulunan Küçük Mahalle 1257 yılında oluşmaya başlamış. 18. Yüzyıldan bu yana yeni binalar inşa edilmemiş. Aziz Niclaus Kilisesi (21), Kampa Adası, Wallenstein Sarayı (22), Nerudova Sokağı (23), Nazım Hikmet'in kaldığı Üç Devekuşu isimli bina, Karel Köprüsü bölgenin mutlaka görülmesi gereken mekanlarıdır. Küçük Mahalle'den Karel Köprüsü'ne girişe yakın, dünyanın tescil edilmiş en dar sokağı bulunuyor.

-iki bina arası sokak-

İki bina arasına sıkışmış sokakta karşılıklı geçiş mümkün değil. Bu nedenle sokağın her iki ucunda kırmızı ve yeşil ışıkla yaya trafiği düzenlenmiş. Birisi sokağa girdiğinde, öbür uçtaki girişte kırmızı ışık yanıyor.

-karel köprüsü-

13. Yüzyıla kadar nehir üzerinde aynı noktada inşa edilen bir çok köprünün, nehrin taşkınları nedeniyle sürekli yıkılması sonucunda, Kral IV. Karl'ın "yüzyıllar boyunca yıkılmayacak bir köprü istiyorum" emriyle 1357 yılında inşa edilen Karel Köprüsü, tam da Kral'ın istediği gibi 21. yüzyılda hala ayakta ve Prag'ın en popüler turistik mekanı.


Köprünün her iki tarafındaki korkuluklarda, her 10 metrede bir, yaklaşık 30 civarı heykel bulunuyor. Köprüye Küçük Mahalle tarafından girişte sağdaki ilk heykeldeki 4-5 figürün arasında bir de Osmanlı erkeği bulunuyor.

YENİ ŞEHİR:

Kentin daha modern binalarının bulunduğu ve çoğunlukla işyerlerinin yer aldığı bölümü. Nehir kıyısındaki Ulusal Tiyatro (24), sanata düşkün Prag halkının aralarında topladığı para ile inşa edilen görkemli bir yapı. Yapının hemen yanında Nazım Hikmet'in müdavimi olduğu Kavarna Slavia bulunuyor.

Üç ya da en fazla dört günün yeteceği Prag'da ( Karlovy Vary için mutlaka 1 gün ayrılmalı), mutlaka görülmesi gereken yerler:

1) Karel Köprüsü

2) Eski Şehir Meydanı (Astronomi Saati ve Celetna Sokağı )

3) Prag Kalesi (içinde Aziz Vitus Katedrali ve Altın Yol)

KARLOVY VARY: 

-karlovy vary-

Prag'dan iki saatlik kara yolculuğu ile ulaşılan Karlovy Vary (Karl'ın hamamı anlamında, İngilizce'de Carlsbad, Almanca'da Karlsbad) Batı Bohemya'da 1370 yılında İmparator IV. Karl tarafından kurulmuş (https://www.karlovyvary.cz/en). Şifalı termal kaplıcaları nedeniyle dünya zenginlerinin akınına uğrayan kasaba, porselenleri ve kağıt helvası ile de ünlü.


Her yıl 28 Haziran - 6 Temmuz tarihleri arasında düzenlenen Uluslararası Film Festivali de, sinema dünyasının en önemli etkinlikleri arasında sayılıyor. Bu tarihler arasında Hollywood'un ve dünya sinemasının bir çok ünlü ismi buraya geliyor.

-kaplıcalar-

Beethoven, Wagner, Brahms, Tolstoy, Marx, Freud, Atatürk, Goethe, Chopin, Ivan Turgenyev kent tarihi boyunca burayı ziyaret eden ünlü isimlerden bazıları. Rehberimizin belirttiğine göre Aydın Doğan ve Rahmi Koç da her sene 1 aylarını burada geçirmekteymişler.


Kente girişte hemen sağ tarafta Atatürk'ün kaldığı otel ve otelin dış duvarında Kemal Atatürk yazılı plaka görülebilir. Bu otelin tam karşısında ise halihazırda boş ve metruk durumda olan Avrupa'nın ilk beş yıldızlı oteli bulunuyor.


Bu yapıda 2006 yılında James Bond Casino Royale filmi çekilmiş. 6 Tır ile kente gelen Hollywood ekibinin, çekimler sonrası ayrılırken kente hediye olarak bıraktığı (filmde kullanılan) palmiye ağaçları, sert kış ayları boyunca özel bir kapalı alanda muhafaza edilip, yaz aylarında açık alandaki yerlerine taşınıyormuş.

-casino royale-

Prag'dan Karlovy Vary'e giden yol üzerinde Çeklerin en meşhur iki birasından biri olan Krosovice'nin fabrikası bulunuyor. Hemen hemen tüm turist otobüsleri burada mutlaka duruyor ve insanlar -2 derece soğuğa rağmen boğazı yakacak derecede soğuk bira içiyorlar. Krosovice, aslında Hollanda birası olarak dünyaca meşhur Heineken birasını da üretiyormuş.

-krosovice bira fabrikası-

ÇEK MUTFAĞI:

Çek halkı her türlü ete ziyadesiyle düşkün. Ülkenin coğrafyası gereği daha ziyade büyükbaş (geyik dahil) ve domuz, Çek mutfağının en temel besin maddeleri. Smažený Sýr (kızarmış peynir), řízek (şnitzel), tütsülenmiş domuz eti, domuz sosisi, balık ve tavuk en çok tüketilen gıdalar. Dünya genelinde tanınan ve içinde Pilsen ismi geçen tüm biraların da isim babası Çek Cumhuriyeti'nin Pilsen şehridir.

-kılavuz harita-


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder